Şu anda piyasada oldukça başarılı pire ve kene mücadelesinde kullanılabilecek preparatlar mevcuttur. Bunlar üzerine sürülerek veya enseye damlatılarak veya toz halinde kullanılarak bu konuda ciddi çözümler sunabiliyorlar. Bunların yanında evinizi de kontrol ederek pirelere karşı ilaçlama yapmanız gerekebilir.
Normalde köpekler yılda iki kez tüy değiştirirler. Ancak evde yaşayan köpeklerde soğukta yaşamak gibi bir sorun olmadığından tüy dökümü çok yavaş ve hemen hemen bir yıla yayılarak yapılır. Mümkün olduğunca her gün fırçalama ve profesyonel gruptan bir mama ile beslemek olayın çözümü açısından yeterlidir. Gerekli, görüldüğünde tüy dökülmesini azaltan veya geciktiren vitamin takviyeleri yapılabilir. Bazı hastalıklarda (dermatitis, mantar, uyuz, beslenme bozukluğu gibi) oluşan tüy dökümünün çözümünü veteriner hekiminizle birlikte araştırmanız gerekmektedir.
En ideal aşıya başlama zamanı 6-8 haftalık kendir. Ancak bu köpeğinizin gelişimine ve sağlık durumuna bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Bu konudaki en iyi kararı veteriner hekiminiz verecektir.
Aşılar nadiren de olsa alerji yapabilirler. Bazen yıllarca aşı olmuş ama alerji yaşamamış köpeklerde dahi ani bir alerji şekillenebilir. Aşıdan birkaç dakika sonra veya 1-2 saat sonra ortaya çıkar. Ancak tedavisi mümkündür ve 10-15 dakika içinde normale dönülür. Bazı köpeklerde bünyeye bağlı olarak etkileri daha uzun süreli olabilir.
Özellikle yavru dönemlerinde gözde hafif akıntılar ve çapak oluşumu normal kabul edilebilir. Bunun dışında göz yaşına neden olan başka faktörler de vardır. Bunlar rüzgâr, tozlu ortam, hareket halindeki oto camından kafa çıkartmak gibi etkenlerdir. Bunlar genellikle bir iki gün içinde kendiliğinden düzelen problemlerdir. Daha uzun süreli göz akıntıların da veteriner hekiminize danışmanız da fayda vardır. Bir de göz hastalıklarında ve bazı genel durum bozukluklarında oluşan akıntılar vardır ki bunların ayrımını yapmak da veteriner hekiminize düşmektedir.
Kedi ve köpek sahiplerinin sık karşılaştıkları problemlerdendir. Genellikle diş ve diş eti hastalıklarından kaynaklanır. Bakteriler, salya, gıda artıkları birleşerek dişler üzerinde plaka (diş kiri, tabaka) oluşturabilir. Bu oluşumlar kötü nefes kokusunun temel nedenlerindendir. Diş ve ağız bakımı ihmal edildiğinde diş etlerinde yangı, diş taşları ve diş çürükleri gelişebilir.
Aspirin; etken maddesi asetil salisilik asit; analjezik, antienflamatuar, antipiretik ilaçlar içinde en fazla kullanılan en etkin ve en ucuz olanıdır. Ancak özellikle tedavi dozunu aşan miktarlarda alındığında kedilerde, köpeklere oranla zehirlenme olaylarına daha çok rastlanılır. Orta ve hafif doz aşımlarında sadece klinik belirtiler gözlenmesine karşın yüksek doz aşımlarında ölümle sonuçlanabilen bir toksititeye sahiptir. İlacın kedilerdeki biyolojik yarı ömrinün uzun olması nedeniyle; köpeklere oranla 10 kez daha toksik etkiye sahiptir. İlacın terapötik dozu kedilerde oral yolla 100-300 mg köpeklerde ise günde iki kez 300-1000 mg arasındadır.
Kedi ne yer ne içer diye sorulsa herhalde akla ilk gelen şey süttür. En doğal besinlerden olan süt fazla miktarda verilirse kediniz sütü sindiremeyeceğinden kolaylıkla ishal olacaktır. Çünkü süt her kedi için sindirimi pek de o kadar kolay bir içecek değildir. Bu sebeple kedilere süt verirken daha özenli olunması ve onların bire bir oranında sulandırarak sindirebileceği ölçüde verilmesi gerekir. Süt protein ve yağ açısından zengin bir içecektir. Ama bu zengin içerik kedilerin sindirimini oldukça zorlar. O yüzden genelde 4 kg. ağırlığındaki bir kediye 1/4 litre kadar verilen süt bizce küçük bir kapmış gibi görülse de kediniz için ağır bir yemek olacaktır. Laktoz, süt şekeride denilen, süte tat veren bir maddedir. Laktoz duyarlılığı insanlar dahil
Kedinize yumuşak, unlu ve şekerli gıdaları vermekten kaçının. Her 3-4 ayda bir kedinizin ağız ve dişlerini Veteriner Hekime kontrol ettirin. Yemek yeme güçlüğü, ağız kokusu, diş etlerinde kızarıklık, ağlama, saklanma, başına dokunulmasından rahatsızlık duyma gibi durumlarda mutlaka zaman geçirmeden Veteriner Hekimin görüşlerini alın. Sebepsiz davranış bozukluklarının da ağız ve diş sağlığındaki bir problemden kaynaklanacağını unutmayın. Diş taşı problemini önlemek için sert ve kemirilebilecek oyuncaklar verin ve Veteriner Hekim tavsiyesinde kuru mama yedirin. Mümkünse haftada bir dişlerini fırçalamaya çalışın.